Çünkü
Ozonsuzdur

İçme Suyuna Neden Dezenfeksiyon İşlemi Yapılır?

Sağlıklı bir hayat için suyun tüketimi ve miktarı kadar, içilen suyun kalitesi de büyük önem taşıyor. Kaynağında aslında temiz olan suda, klasik sistemler kullanan şişeleme tesislerinde tesise taşıma, depolama ve dolum yapma esnasında kirlenme oluşur. Örneğin taşıma esnasında kullanılan maslak sistemleri, su boruları, tesiste dolum anına kadar stoklama amacıyla kullanılan su depoları, dolumun özel korumalı kabinlerde değil ortam havasında yapılması gibi nedenlerle su çeşitli noktalarda hava ve yüzey ile temas ederek bakteri üremesine açık hale geliyor. Su organizmaların üremesi için en elverişli ve kolay ortamlardan biri olduğundan, suyun temas ettiği hava ve fayans, beton, plastik gibi yüzeylerle mikrobiyolojik üreme ve dolayısıyla kirlenme oluşabilmektedir. İşte bu gibi nedenlerle kirlenen suları tekrar temiz hale getirebilmek için dolumdan önce veya hemen sonrasında dezenfeksiyon yapılır. Ozon, bilinen en kuvvetli dezenfektandır. Dolum amacıyla tesise getirilen suya ozonla zenginleştirilmiş hava yöntemi uygulandığında, bütün bakteri ve virüslerin dezenfeksiyonu, tat, koku ve rengin giderilmesi, yosunların yok edilmesi ve oluşumunun önlenmesi sağlanıyor.

Suya Ozonla Uygulanan Dezenfeksiyonun Riskleri Nelerdir?

Ancak bu dezenfeksiyonun çok ciddi bir bedeli var; sularda doğal olarak bulunan bromür maddesi ozon (ozonla zenginleştirme hava yöntemi) uygulandığında kanserojen bir madde olan bromata dönüşüyor. WHO (Dünya Sağlık Örgütü), EPA (Amerikan Çevre Koruma Kurumu), Kaliforniya Eyaleti Çevre Koruma Kurumu, Kanada Gıda Denetleme Kurumu gibi yerlerin yapmış oldukları bilimsel araştırmalarda, yapısında bromür bulunduran suların ozonlama sonrası bromat oluşturduğu, bromatın da uygulanan deneyler ve araştırmalar sonucunda kanserojen olduğu belirtilmiştir.
Sağlığımız için tehlikeli olan bromat normalde suda bulunmuyor ancak ozonlama neticesinde sudaki bromür, bromata dönüşüyor. Dolayısıyla susuzluğunuzu gidermek amacıyla içtiğiniz su, aslında sağlığınıza büyük zarar veriyor. İşte bu nedenle sudaki bromat seviyesi önemli ve takip edilmesi gereken bir konudur.
TC Sağlık Bakanlığı, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu (THSK) Başkan Yardımcısı Dr. Hasan Irmak Gıda Teknoloji Dergisi’nin Mayıs 2013 sayısında yer alan röportajında ambalajlı sulardaki kimyasal uygunsuzlukların çoğu tesiste ozon kullanılmasından kaynaklanan bromat yüksekliğine bağlı olduğunu ifade etti.

Elmacık’ta Suya Hiçbir Katkı Maddesi Katılmıyor

Dünyadaki en son teknolojiye göre kurulan tesiste kendi özel boru hattı ve yüksek teknolojili makine parkı sayesinde, su hava ile temas etmeden ve mikrobiyolojik üremeye maruz kalmadan şişeleniyor ve bu sayede kaynağından çıktığı haliyle temizliği ve doğallığıyla şişelenmiş oluyor.

Ozon Nedir?

Ozon atmosferde doğal olarak bulunan bir gazdır. Her ozon molekülü üç oksijen atomundan oluşan ve bünyesinde yüksek enerji barındıran bir kimyasal bileşiktir. O3’ün O2’ye göre çok güçlü antioksidan etkisi vardır. Ozon keskin kokulu, solunumu tehlikeli ve mavi renklidir.

Çok güçlü okside etme ve çok etkili dezenfekte etme özelliği sayesinde içme suyu sağlayan tesislerde bakteri, küf, maya, mantar ve virüs öldürücü olarak kullanılır.

Ayrıca su ozonlandığında kimyasal bir işlemden geçirilmiş olması nedeniyle doğallığını da kaybetmiş olur. Öte yandan ozon, suyun mineral bileşimini değiştirdiğinden, tadını da değiştirebilmektedir. Ozon güçlü bir oksidan maddedir.

İçme suyu kaynağında bromür varsa ozonlama esnasında bromür bromat’a okside olur ve bromat kirleticisi oluşur.

İçme suyunda bromat’ın 10 Mikrogram/L’den fazla olması istenmez. Sınır değerlerin üzerinde bromat içeren içme suları uzun süreli maruz kalındığında insan sağlığı üzerine olumsuz etkiler yapabilmektedir.
İşte bu nedenlerden dolayı Elmacık Su’ya size tamamen kaynağından çıktığı doğallığıyla ulaşabilmesi için ozonlama da dahil olmak üzere hiçbir kimyasal işlem uygulanmamaktadır.

Ozon Hakkında Referans Kaynaklar